Montessori Yöntemine Göre Çocuklarda Duyarlılık Dönemleri

Montessori Yöntemine Göre Çocuklarda Duyarlılık Dönemleri

21660

Yonca Montessori Kreş – Deneyimleyerek Öğrenen Çocuklar Daha Fazla Bilgi

Çocukların boyu ve saç renkleri gibi fiziksel özelliklerinin belirlenmesinin yanında, onların duygusal ve zihinsel vasıflarını belirleyen bir bilişsel plan daha vardır. Bu vasıflar, Montessori’nin “duyarlılık dönemleri” olarak isimlendirdiği, belli süreçler dahilinde gelişmektedir. Montessori’ye göre, duyarlılık dönemleri belirli bir karakterin kazanımıyla ve belirli bir süreyle sınırlı olup, her karakter ancak geçici bir gücün yardımıyla belirlenebilir. Gelişim, canlıların özünde var olan kalıtsal bir güç olsa da, çocuk, duyarlılık dönemlerinin yönlendirmelerine göre hareket etmezse, doğal bir biçimde öğrenme fırsatını kaybetmiş olur.

Bu duyarlı dönemlerde, çocuk belirli bir beceri üzerinde odaklanır ve diğerlerini bir kenara bırakır. Ve bir beceriyi kazanma sürecinde, tekrar tekrar aynı şey üzerinde çalışır. Eğer çocuk üzerinde çalıştığı beceriyi geliştirirse, o becerinin kazanılmasıyla çocuk mutlu olur ve rahatlamış hisseder.

Montessori’ye göre, çocukların içinde onları faaliyete iten bir güç vardır. Çocuklar, bu duyarlılık dönemleri sayesinde, büyük bir tutku ve coşkuyla, çevresindeki dünya ile irtibata geçer. Çocukların hızlı öğrenmesi, bu dönemlerin etkisiyle gerçekleştiği için, bu dönemdeki çocuğun yaşamı oldukça aktif ve canlı olmaktadır. Çocuğun sahip olduğu iç duyarlılıklar, kendisi için yararlı ve gerekli olanları seçmesine imkan tanır. Bu şekilde de, çocuk bazı şeylere duyarlı olur, diğerlerine kayıtsız kalır.

Her duyarlılık dönemi, çocukların özel potansiyellerini ortaya çıkarmak için, çocukları çevrelerindeki nesne ve ilişkilerini sorgulamaya iten bir tür dürtüdür. Duyarlılık dönemlerini bilmek çocuğumuzu anlamamızı kolaylaştırır. Onun davranışlarının ne anlama geldiği hakkında bir farkındalık oluşturursunuz. Bu dönemlerde kazanılanlar yaşam boyu devam eder. Bu dönemler kaçırılırsa, ilerleyen yaşlarda bunları kazanmak çaba gerektirir.

 

Her duyarlılık dönemi:

-Özel bir hassasiyet ve psikolojik tutum dönemidir.

-Çocukları çevredeki belli özellik ve nesnelere yönelten ilgi, aşırı bir güç ve dürtüdür.

-Çocukların dikkatlerini çevredeki belli bir şey üzerinde yoğunlaştırdıkları ve diğer şeyleri dışladıkları bir zaman periyodudur.

-Bir tutku ve bağlılıktır.

-Bilinç dışından gelir ve çocukları bilinçli ve yaratıcı aktivitelere yönlendirir.

-Yorgunluk ve sıkıntı oluşturmayan, aksine sürekli bir enerji ve ilgi ortaya çıkaran, yoğun ve uzun süreli aktivitedir.

-Anlaşılıp algılandığında ortadan kalkan geçici bir durumdur.

-Bir kez zamanı geçtiğinde tekrar kazanılamazlar ya da çok çaba ile kazanılabilirler.

 

Duyarlılık dönemleri şu şekildedir;

0-2 ay    : Emme (yaşam için gerekli)

2-5 ay    : Ellerini kavrama, tutma, konuşan kişiye dikkatle bakma

9-15 ay  : Dil patlaması. Heceler sesler çıkarır. Konuşma pratikleri yapar. Mesela alt değiştirme sırasında bebeğe neler yaptığımızı anlatabiliriz. Doğumdan itibaren bebeğe saygı göstermeliyiz.

8-24 ay   : Yürümeye duyarlılık

1,5-6 yaş :Nezaket, zerafet, iyi davranış. Ne kadar doğru örnekle karşılaştırılıp teşvik edilirse o kadar fazla bu yetenekleri uygular hale gelir.

2-4 yaş    : Düzene detaylara ve duyusal keşiflemeye hassaslık. Minyatür objelere ve duyuları kullanmaya duyarlılık

3 yaş        : Düzene duyarlılıkta tepe noktası. Çocuklarda hırçınlık, düzen isteğinden oluyor. İlk önce ortam hazırlamak, sonra orada rutin hazırlamak lazım.

3,5-4,5 yaş: Yazıya duyarlılık

4,5-5 yaş  : Okuma , matematik

3-6 yaş     : Temel sayı fonksiyonları, hiyerarşi

7-9 yaş     : Dilin yapısı

6-12 yaş   : Hayal gücü kullanımı. Sanat, müzik, biyoloji

6-18 yaş   : Sosyal bir varlıktır. Tecrübeler edinme

Facebook Comments

You may also like